31 Aralık 2013 Salı

25

2013 yılının son gününde ve son mesai saatlerinde içinde büyüttüğüm çocukla beraber bir kaç kelime çıkmak istedi yüreğimden..

Belki bunlar ah o hormonlar demek isterim kendi kendimi üzmeyeyim dilerim elbet,deee.. nerde?
taa 17 nolu'm da yazıpta bir üsten bunu kaldır özelimizi deşifre etmeyelimin üstünden 1 yıldan biraz geçmiş ama konu aynı konu deyivereyim de gayri sen onu anla..

düşündükçe düğüm düğüm oluyor boğazın,burkum burkum burkuluyor midelerinde biryerler..içinden içine süzülüyor o yaşlar, gözlerinden çıkmaya ürktüklerinden mi dersin? yoksa içindeki çocuktan saklamak mı derdin..

yeni yıl gelirken sana sormuyor içinden çıkaracaklarını. seni şok edeceklerini müjdelemiyor,öyle kapalı bir kuyu pardon kutu gibi bir şey..iyi dileklerde elinde başka bişeysi olmayınca ağzından çıkıveren umutlar işte.


soğuk biri olduğu düşünülen,düşünceden eksiklere,düşülmüş bazı notlar.

5 Eylül 2013 Perşembe

24

Tamam. işyerinde varolan sirkülasyonlar kabul edilmelidir sonuçta işten ayrılmalar olabilir.Bunlar sık sık da olabilir.Bu kişilerin kendi kararlarıdır fln..
Her seferinde ofis ortamına güneş gibi doğan yeni auralara alışmak zorundasındır vs.
Peki soruyorum çalışırken küçük kız çocuğu sesiyle sorular sorup mimikler yapılması da mı kabul edilip alışılmalı hatta kanıksanmalı mıdır yani bu susulup içe atılması gereken bir durum mudur..
Bu tip insanları dışından çalışan diye adlandırabilirim sanırım karşılaştığı her sorunun ve iş ilerlemesindeki duygu durumlarından bütün ofisin haberi olmasını sağlamak gibi özellikleri olup çalışırken takıldığı yerde dudak büzüp ağlayacakmış gibi tuhaf sesler çıkaran tipler bunlar. Sevindiklerindeyse bubu hiç yazmak istemiyorum, hayal gücünüze sığınıyorum..

boğasım geliyo..

selametle


7 Ağustos 2013 Çarşamba

23

Garry Small isimli bir psikiyatristin iş yaşamında karşılaştığı vakaları anlattığı tarzım dışında bir kitap okuyorum son zamanlarda.. oradan alıntılayacağım bir kaç cümleyi aktarmak istiyorum..

Rüyaları anlamak 19. yüzyılın sonundan beri psikanalitik teori ve pratiğin odağı olmuştur.Freud Rüyaların Yorumu adlı kitabında bir rüyanın esas içeriğinin gizli anlamını ortaya koyabileceğini ileri sürer.Tüm rüyaların arzuların bir tatmini olduğuna inanır. Psikoterapist bir rüyayı anlamaya çalışırken çoğu zaman bir önceki günün rüyayı tetiklemiş olabilecek olaylarını araştırır.Ancak rüyaların asıl içeriği genelde yılların deneyimiyle ve korku,öfke,kaygı suçluluk vs gibi bastırılmış duygularla yanıltıcı,gizli ya da çarpıtılmış niteliktedir.Bu çarpıtmalar çeşitli formalara bürünebilir.
Yoğunlaşma: Rüya birkaç fikri veya deneyimi temsil eder.
Yer Değiştirme: Rüya kişinin kabul edilemez duygu ve arzularını daha kabul edilebilir olanlara doğru kaydırır.
Sembolizm: Rüyadaki bir olay veya karakter önem taşıyan başka bir şeyi temsil eder.

Bir hastasının sürekli"kendince" aynı kabusu görerek uyanması sorununa yardımcı olmak için satır aralarında rüyaları anlamak ve yorumlamakla ilgili geçen bu bilgiler oldukça ilgimi çekmişti.

iyi günler

8 Mart 2013 Cuma

22

Yeni fikirler üzerine-2

Şehir içindeki trafiğe takılmamış ve saatlerini boşa heba etmemiş biri olmanın mümkün olmadığı 

bu büyük şehirde, bir tek kişi yani sürücüsünden ibaret araba kullanılan,süratli şoförler ile 
şehir içindeki ara yolları bile yarış pistine dönüştüren araç sahiplerine "onlara şoför demeye dilim varmadı" şaşmamak belki de küfürler savurmamak mümkün olmamakta..
bir beyin fırtınası çıkarılır ve çevredekilerle hem şehir içi kazalarını önlemek hemde sürat canavarlarını durdurabilmek adına bir sürü laflar uçuşturulur havalarda ve gelinen nokta düşük hızlı ihtiyaca göre büyüyen iki ila beş kişilik,park yaparken her dar alana sığabilecek olan şehir içi arabaları beğeniye sunmak ve zamanla o büyük dağ jeeplerinden,sükse ve gösteriş ve her neyse onun meraklısı olan tiplerden, evet belki zorlanamaz ve dayatılamaz ama en azından beygir gücüne göre şehir içi dolaşım bedeli gibi uçuk bedeller vergiler almak..Ya da tam tersi bu minicik arabaların yayılabilmesi için vergilerini düşürmek hatta sudan ucuza intibaları yaratmak halkın gözünde..çok mu zor? peki hangi politikalara ters düşer? o kadar uzun boylu düşünceler değil bunlar..
maksat:bir ışık yakmak koca aleme...



6 Mart 2013 Çarşamba

21

Yeni fikirler uzerine -1

Bu telefondan yazdigim ilk kayit oluyor o yuzden turkce karakter sorunu yasatacagim gibi gorunuyor..
Aklimi kurcalayan bir kac sey oldu bir kac gundur,bunlari ayri Ayri parcalara bolup yayinlamayi planliyorum..
Aklimi kurcalayan yazdim ama bana gore cozumler getirdim kendimce yanlis oldugunu dusundugum disiplinlere..
Bunlardan biri marketlerde yasadigim etiket sorunlari almak istedigim urunun altinda yazan bedel sıklıkla yandaki urunu ya da Tukenmis bir urunu ifade edebiliyor.. Bu reyon denetimi eksikligini bireylere paslamayi dusundum bende cunku kasaya geldiginde aslinda 3 kati bir fiyat odeyecegini gormek ya da fiste marketten cikarken bunu farketmek sahiden cok can sıkıcı olabiliyor..
Benim aklima gelen fikir alisveris sepetlerine, barkod okuyucu yerlestirmek hatta sepete attim komutuna bastikca okuttugunuz rakamlari toplasin ve boylece kasaya varmadan alisverisimizin tutarini kendimize uygun sekilde ayarlama imkanimiz olabilir,bir urune ait gercek fiyatida bilerek satin alma sansimiz olabilir..
Biraz daha ileri asamaya tasirsak da bu barkodu okutularak doldurulmus sepet, sadece fiyati odenerek kasa gorevlisi olmadan alisveris tamamlanmis olacaktir.. Gerci bu ileriki asama biraz kisinin durustlugune inanilarak yapilabilir cunku ucuz bir urun sepette oldugu isaretlenerek pahali bir urunu alma durumlari yasanabilir yani suistimale acik bir durum olusabilir..

DaralanYazar